فَأَنذَرْتُكُمْ نَارًا تَلَظَّى ﴿١٤﴾
14.Fe enzertukum nâran telezzâ.
İşte sizi yakıcılığı gittikçe artan bir ateşle uyardım.
لَا يَصْلَاهَا إِلَّا الْأَشْقَى ﴿١٥﴾
15.Lâ yaslâhâ illâl eşkâ.
Ona çok şâkî olandan başkası yaslanmaz (atılmaz).
الَّذِي كَذَّبَ وَتَوَلَّى ﴿١٦﴾
16.Ellezî kezzebe ve tevellâ.
O ki (çok şâkî olan), (Hüsna’yı) yalanladı ve yüz çevirdi.