لَّيْسَ لَهُمْ طَعَامٌ إِلَّا مِن ضَرِيعٍ ﴿٦﴾
6.Leyse lehum taâmun illâ min darîın.
Onların yiyeceği dari’den (acı, pis kokulu dikenli ağaçtan) başka bir şey değildir.
لَا يُسْمِنُ وَلَا يُغْنِي مِن جُوعٍ ﴿٧﴾
7.Lâ yusminu ve lâ yugnî min cûın.
Beslemez ve açlığa da bir fayda vermez.
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاعِمَةٌ ﴿٨﴾
8.Vucûhun yevme izin nâımetun.
İzin günü naîm (güzel ve parlak) yüzler vardır.