يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ ﴿١٢﴾
12.Ya’lemûne mâ tef’alûn(tef’alûne).
Yaptığınız şeyleri bilirler.
إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ ﴿١٣﴾
13.İnnel ebrâre lefî naîm(naîmin).
Muhakkak ki ebrar olanlar, elbette ni’metler içindedir.
وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ ﴿١٤﴾
14.Ve innel fuccâre le fî cahîm(cahîmin).
Ve muhakkak ki füccar, mutlaka alevli ateş içindedir.