كَلَّا لَمَّا يَقْضِ مَا أَمَرَهُ ﴿٢٣﴾
23.Kellâ lemmâ yakdı mâ emerahu.
Hayır, (insan Allah’ın) ona emrettiği şeyi kada etmedi (yerine getirmedi).
فَلْيَنظُرِ الْإِنسَانُ إِلَى طَعَامِهِ ﴿٢٤﴾
24.Felyanzuril insânu ilâ taâmihî.
İşte insan yemeğine baksın.
أَنَّا صَبَبْنَا الْمَاء صَبًّا ﴿٢٥﴾
25.Ennâ sabebnâl mâe sabbâ(sabben).
Biz, suyu nasıl akıttıkça akıttık.