الَّذِي هُمْ فِيهِ مُخْتَلِفُونَ ﴿٣﴾
3.Ellezî hum fîhi muhtelifûn(muhtelifûne).
Ki onlar, onun hakkında ihtilâf içindeler.
كَلَّا سَيَعْلَمُونَ ﴿٤﴾
4.Kellâ se ya’lemûn(ya’lemûne).
Hayır, yakında bilecekler.
ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ ﴿٥﴾
5.Summe kellâ se ya’lemûn(ya’lemûne).
Sonra, hayır yakında bilecekler.