وَبَنَيْنَا فَوْقَكُمْ سَبْعًا شِدَادًا ﴿١٢﴾
12.Ve beneynâ fevkakum seb'an şidâdâ(şidâden).
Ve sizin üstünüzde sağlam (kuvvetli) yedi kat bina ettik.
وَجَعَلْنَا سِرَاجًا وَهَّاجًا ﴿١٣﴾
13.Ve cealnâ sirâcen vehhâcâ(vehhâcen).
Ve (orada) pırıl pırıl ışık saçan bir kandil yaptık.
وَأَنزَلْنَا مِنَ الْمُعْصِرَاتِ مَاء ثَجَّاجًا ﴿١٤﴾
14.Ve enzelnâ minel mu’sırâti mâen seccâcâ(seccâcen).
Ve yağmur bulutlarından şarıl şarıl akan su indirdik.