وَلَمْ نَكُ نُطْعِمُ الْمِسْكِينَ ﴿٤٤﴾
44.Ve lem neku nut’ımul miskîn(miskîne).
Ve biz yoksulları doyurmuyorduk.
وَكُنَّا نَخُوضُ مَعَ الْخَائِضِينَ ﴿٤٥﴾
45.Ve kunnâ nehûdu meal hâidîn(hâidîne).
Ve biz bâtıla dalanlarla beraber bâtıla (boş şeylere) dalıyorduk.
وَكُنَّا نُكَذِّبُ بِيَوْمِ الدِّينِ ﴿٤٦﴾
46.Ve kunnâ nukezzibu bi yevmid dîn(dîni).
Ve biz dîn gününü yalanlıyorduk.