وَالَّذِينَ فِي أَمْوَالِهِمْ حَقٌّ مَّعْلُومٌ ﴿٢٤﴾
24.Vellezîne fî emvâlihim hakkun ma’lûm(ma’lûmun).
Ve onlar, mallarında belirli bir hak bulunanlardır.
لِّلسَّائِلِ وَالْمَحْرُومِ ﴿٢٥﴾
25.Lis sâili vel mahrûm(mahrûmi).
İsteyenler ve mahrum olanlar için.
وَالَّذِينَ يُصَدِّقُونَ بِيَوْمِ الدِّينِ ﴿٢٦﴾
26.Vellezîne yusaddikûne bi yevmid dîn(dîni).
Ve onlar ki, dîn gününü tasdik ederler.