Edize.Com Kuran A'râf Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
21

A'râf sûresi 21. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

فَوَسْوَسَ لَهُمَا الشَّيْطَانُ لِيُبْدِيَ لَهُمَا مَا وُورِيَ عَنْهُمَا مِن سَوْءَاتِهِمَا وَقَالَ مَا نَهَاكُمَا رَبُّكُمَا عَنْ هَذِهِ الشَّجَرَةِ إِلاَّ أَن تَكُونَا مَلَكَيْنِ أَوْ تَكُونَا مِنَ الْخَالِدِينَ ﴿٢٠﴾
20.Fe vesvese lehumuş şeytânu li yubdiye lehumâ mâ vuriye anhumâ min sev'âtihimâ ve kâle mâ nehâkumâ rabbukumâ an hâzihiş şecereti illâ en tekûnâ melekeyni ev tekûnâ minel hâlidîn(hâlidîne).
Şeytan, onların (o ikisinin) görünmesi ayıp olan ve kendilerinden örtülmüş (gizlenmiş) yerlerinin açığa çıkarılması için onlara vesvese verdi ve sonra da şöyle dedi: “Rabbiniz (ikinizin Rabbi) sadece iki melek olursunuz veya (orada) ebedî kalanlardan olursunuz, diye bu ağaçtan sizin ikinizi menetti (nehyetti).”
وَقَاسَمَهُمَا إِنِّي لَكُمَا لَمِنَ النَّاصِحِينَ ﴿٢١﴾
21.Ve kâsemehumâ innî lekumâ le minen nâsıhîn(nâsıhîne).
Ve ikisine yemin etti: “Muhakkak ki ben, sizin ikinize nasihat edenlerdenim.”
فَدَلاَّهُمَا بِغُرُورٍ فَلَمَّا ذَاقَا الشَّجَرَةَ بَدَتْ لَهُمَا سَوْءَاتُهُمَا وَطَفِقَا يَخْصِفَانِ عَلَيْهِمَا مِن وَرَقِ الْجَنَّةِ وَنَادَاهُمَا رَبُّهُمَا أَلَمْ أَنْهَكُمَا عَن تِلْكُمَا الشَّجَرَةِ وَأَقُل لَّكُمَا إِنَّ الشَّيْطَآنَ لَكُمَا عَدُوٌّ مُّبِينٌ ﴿٢٢﴾
22.Fe dellâhumâ bi gurûr(gurûrin), fe lemmâ zâkâş şecerete bedet lehumâ sev'âtuhumâ ve tafikâ yahsıfâni aleyhimâ min varakıl cenneh(cenneti), ve nâdâhumâ rabbuhumâ e lem enhekumâ an tilkumeş şecereti ve ekul lekumâ inneş şeytâne lekumâ aduvvun mubîn(mubînun).
Böylece o ikisini aldatarak öncülük (önderlik) etti. Ağaçtan tadınca (meyvesini yeyince) ayıp yerleri kendilerine göründü (açığa çıktı) ve üzerlerine cennet yaprakları yapıştırmaya başladılar ve Rab’leri (ikisinin Rabbi), ikisine şöyle seslendi: “Sizin ikinizi bu ağaçtan nehyetmedim mi (yasaklamadım mı)? Ve sizin ikinize, muhakkak ki şeytan apaçık düşmandır.” demedim mi?
21