Edize.Com Kuran Zumer Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
46

Zumer sûresi 46. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

وَإِذَا ذُكِرَ اللَّهُ وَحْدَهُ اشْمَأَزَّتْ قُلُوبُ الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْآخِرَةِ وَإِذَا ذُكِرَ الَّذِينَ مِن دُونِهِ إِذَا هُمْ يَسْتَبْشِرُونَ ﴿٤٥﴾
45.Ve izâ zukirallâhu vahdehuşmeezzet kulûbullezîne lâ yu’minûne bil âhırati, ve izâ zukirellezîne min dûnihi izâ hum yestebşirûn(yestebşirûne).
Ve Allah’ın vahdaniyeti (Tek’liği) zikredildiği zaman, ahirete (Allah’a ulaşmaya) îmân etmeyenlerin kalpleri nefretle ürperir. O’ndan (Allah’tan) başkası zikredildiği zaman onlar sevinirler.
قُلِ اللَّهُمَّ فَاطِرَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ أَنتَ تَحْكُمُ بَيْنَ عِبَادِكَ فِي مَا كَانُوا فِيهِ يَخْتَلِفُونَ ﴿٤٦﴾
46.Kulillâhumme fâtıras semâvâti vel ardı âlimel gaybi veş şehâdeti ente tahkumu beyne ıbâdike fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne).
De ki: "Allah’ım! Gökleri ve yeri yaratan, gaybı (görünmeyeni) ve görüneni bilen Sensin. Kullarının arasında, ihtilâf etmiş oldukları şeyler hakkında hüküm verecek olan Sensin."
وَلَوْ أَنَّ لِلَّذِينَ ظَلَمُوا مَا فِي الْأَرْضِ جَمِيعًا وَمِثْلَهُ مَعَهُ لَافْتَدَوْا بِهِ مِن سُوءِ الْعَذَابِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَبَدَا لَهُم مِّنَ اللَّهِ مَا لَمْ يَكُونُوا يَحْتَسِبُونَ ﴿٤٧﴾
47.Ve lev enne lillezîne zalemû mâ fîl ardı cemîan ve mislehu meahu leftedev bihî min sûil azâbi yevmel kıyâmeti, ve bedâ lehum minallâhi mâ lem yekûnû yahtesibûn(yahtesibûne).
Ve eğer yeryüzünde olanların hepsi ve onlar kadarı daha birlikte zalimlerin olsaydı, kıyâmet günü kötü azaba karşı (kurtulmak için) onları mutlaka fidye olarak verirlerdi. Ve hesaba katmadıkları şeyler, Allah tarafından karşılarına çıkarılacaktır.
46