Edize.Com Kuran Sâd Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
41

Sâd sûresi 41. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

وَإِنَّ لَهُ عِندَنَا لَزُلْفَى وَحُسْنَ مَآبٍ ﴿٤٠﴾
40.Ve inne lehu indenâ le zulfâ ve husne meâb(meâbin).
Ve muhakkak ki onun, katımızda mutlaka yüksek bir makamı ve güzel bir meabı (sığınağı) vardır.
وَاذْكُرْ عَبْدَنَا أَيُّوبَ إِذْ نَادَى رَبَّهُ أَنِّي مَسَّنِيَ الشَّيْطَانُ بِنُصْبٍ وَعَذَابٍ ﴿٤١﴾
41.Vezkur abdenâ eyyûb(eyyûbe), iz nâdâ rabbehû ennî messeniyeş şeytânu bi nusbin ve azâb(azâbin).
Ve kulumuz Eyüp (A.S)’ı zikret (hatırla). Rabbine şöyle seslenmişti: "Muhakkak ki şeytan, bana dert ve azap dokundurdu."
ارْكُضْ بِرِجْلِكَ هَذَا مُغْتَسَلٌ بَارِدٌ وَشَرَابٌ ﴿٤٢﴾
42.Urkud bi riclike, hâzâ mugteselun bâridun ve şerâb(şerâbun).
Ayağın ile (yere) vur. (İşte) bu serin, yıkanılacak ve içilecek su.
41