Edize.Com Kuran Sâd Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
31

Sâd sûresi 31. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

وَوَهَبْنَا لِدَاوُودَ سُلَيْمَانَ نِعْمَ الْعَبْدُ إِنَّهُ أَوَّابٌ ﴿٣٠﴾
30.Ve vehebnâ li dâvûde suleymân(suleymâne), ni’mel abdu, innehû evvâb(evvâbun).
Ve Dâvud (a.s)’a oğlu Süleyman’ı, armağan ettik. Ne güzel kul. Muhakkak ki o evvabtı (Allah’a ulaşmıştı).
إِذْ عُرِضَ عَلَيْهِ بِالْعَشِيِّ الصَّافِنَاتُ الْجِيَادُ ﴿٣١﴾
31.İz urıda aleyhi bil aşiyyis sâfinâtul ciyâd(ciyâdu).
Ona bir akşam vakti, koşmaya hazır, iyi cins atlar sunulmuştu.
فَقَالَ إِنِّي أَحْبَبْتُ حُبَّ الْخَيْرِ عَن ذِكْرِ رَبِّي حَتَّى تَوَارَتْ بِالْحِجَابِ ﴿٣٢﴾
32.Fe kâle innî ahbebtu hubbel hayri an zikri rabbî, hattâ tevârat bil hıcâb(hıcâbi).
Bunun üzerine dedi ki: "Muhakkak ki ben, (onları) Rabbimi zikrettiğim için hayır (hayra, daimî zikre ulaşanların) sevgisi ile seviyorum." (Atlar tozu dumana katıp koşarak toz) perdesinin arkasında kaybolunca.
31