وَمَا تُجْزَوْنَ إِلَّا مَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ ﴿٣٩﴾
39.Ve mâ tuczevne illâ mâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).
Ve yapmış olduklarınızdan başka bir şeyle cezalandırılmazsınız.
إِلَّا عِبَادَ اللَّهِ الْمُخْلَصِينَ ﴿٤٠﴾
40.İllâ ibâdallâhil muhlasîn(muhlasîne).
Allah’ın muhlis (halis) kulları hariç.
أُوْلَئِكَ لَهُمْ رِزْقٌ مَّعْلُومٌ ﴿٤١﴾
41.Ulâike lehum rızkun ma’lûm(ma’lûmun).
İşte onlar; onlar için malûm (bilinen) bir rızık vardır.