مِن دُونِ اللَّهِ فَاهْدُوهُمْ إِلَى صِرَاطِ الْجَحِيمِ ﴿٢٣﴾
23.Min dûnillâhi fehdûhum ilâ sırâtıl cahîm(cahîmi).
Allah’tan başka (taptıkları). Artık onları cahîm (cehennem) yoluna hidayet edin (ulaştırın).
وَقِفُوهُمْ إِنَّهُم مَّسْئُولُونَ ﴿٢٤﴾
24.Vakıfûhum innehum mes’ûlûn(mes’ûlûne).
Artık onları tevkif edin (tutuklayın). Muhakkak ki onlar, mesuldürler (sorumludurlar).
مَا لَكُمْ لَا تَنَاصَرُونَ ﴿٢٥﴾
25.Mâ lekum lâ tenâsarûn(tenâsarûne).
Size ne oldu ki yardımlaşmıyorsunuz.