وَإِذَا ذُكِّرُوا لَا يَذْكُرُونَ ﴿١٣﴾
13.Ve izâ zukkirû lâ yezkurûn(yezkurûne).
Ve (onlara) hatırlatılınca (anlatılınca) tezekkür etmezler (dinleyip hükme varamazlar).
وَإِذَا رَأَوْا آيَةً يَسْتَسْخِرُونَ ﴿١٤﴾
14.Ve izâ raev âyeten yesteshırûn(yesteshırûne).
Ve bir âyet (mucize) gördükleri zaman alay ederler.
وَقَالُوا إِنْ هَذَا إِلَّا سِحْرٌ مُّبِينٌ ﴿١٥﴾
15.Ve kâlû in hâzâ illâ sihrun mubîn(mubînun).
Ve: "Bu sadece apaçık bir sihirdir." dediler (derler).