وَقَالَ إِنِّي ذَاهِبٌ إِلَى رَبِّي سَيَهْدِينِ ﴿٩٩﴾
99.Ve kâle innî zâhibun ilâ rabbî se yehdîni.
"Ve muhakkak ki ben, Rabbime ulaşan olacağım. O, beni hidayete erdirecek." dedi.
رَبِّ هَبْ لِي مِنَ الصَّالِحِينَ ﴿١٠٠﴾
100.Rabbi heb lî mines sâlihîn(sâlihîne).
Rabbim, bana salihlerden (evlâtlar) bağışla.
فَبَشَّرْنَاهُ بِغُلَامٍ حَلِيمٍ ﴿١٠١﴾
101.Fe beşşernâhu bi gulâmin halîm(halîmin).
Böylece onu, halim bir oğulla müjdeledik.