Edize.Com Kuran Ahzâb Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
50

Ahzâb sûresi 50. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا نَكَحْتُمُ الْمُؤْمِنَاتِ ثُمَّ طَلَّقْتُمُوهُنَّ مِن قَبْلِ أَن تَمَسُّوهُنَّ فَمَا لَكُمْ عَلَيْهِنَّ مِنْ عِدَّةٍ تَعْتَدُّونَهَا فَمَتِّعُوهُنَّ وَسَرِّحُوهُنَّ سَرَاحًا جَمِيلًا ﴿٤٩﴾
49.Yâ eyyuhâllezîne âmenû izâ nekahtumul mu’minâti summe tallaktumûhunne min kabli en temessûhunne fe mâ lekum aleyhinne min iddetin ta’teddûnehâ, fe mettiûhunne ve serrihûhunne serâhan cemîlâ(cemîlen).
Ey âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler)! Mü’min kadınları nikâh ettiğiniz, sonra da onları temas etmeden önce boşadığınız zaman artık sizin için onun iddetini sayacağınız bir müddeti yoktur. Böylece onları metalandırın (mehirlerini verin) ve onları güzel bir bırakışla boşayın.
يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ إِنَّا أَحْلَلْنَا لَكَ أَزْوَاجَكَ اللَّاتِي آتَيْتَ أُجُورَهُنَّ وَمَا مَلَكَتْ يَمِينُكَ مِمَّا أَفَاء اللَّهُ عَلَيْكَ وَبَنَاتِ عَمِّكَ وَبَنَاتِ عَمَّاتِكَ وَبَنَاتِ خَالِكَ وَبَنَاتِ خَالَاتِكَ اللَّاتِي هَاجَرْنَ مَعَكَ وَامْرَأَةً مُّؤْمِنَةً إِن وَهَبَتْ نَفْسَهَا لِلنَّبِيِّ إِنْ أَرَادَ النَّبِيُّ أَن يَسْتَنكِحَهَا خَالِصَةً لَّكَ مِن دُونِ الْمُؤْمِنِينَ قَدْ عَلِمْنَا مَا فَرَضْنَا عَلَيْهِمْ فِي أَزْوَاجِهِمْ وَمَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُمْ لِكَيْلَا يَكُونَ عَلَيْكَ حَرَجٌ وَكَانَ اللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا ﴿٥٠﴾
50.Yâ eyyuhân nebiyyu innâ ahlelnâ leke ezvâcekelletî âteyte ucûrahunne ve mâ meleket yemînuke mimmâ efâallâhu aleyke ve benâti ammike ve benâti ammâtike ve benâti hâlike ve benâti hâlâtikellâtî hâcerne meâke, vemraeten mu’mineten in vehebet nefsehâ lin nebiyyi in erâden nebiyyu en yestenkihahâ hâlisaten leke min dûnil mu’minîn(mu’minîne), kad alimnâ mâ faradnâ aleyhim fî ezvâcihim ve mâ meleket eymânuhum li keylâ yekûne aleyke haracun, ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).
Ey Nebî (Peygamber)! Muhakkak ki Biz, ecirlerini (mehirlerini) verdiğin zevcelerini ve elinin (altında) malik olduğun, Allah’ın ganimet olarak sana verdiği (cariyelerini) helâl kıldık. Ve seninle beraber hicret eden amcanın kızları, halanın kızları, dayının kızları, teyzenin kızları ve nefsini Nebî (Peygamber) için hibe eden ve Nebî’nin (Peygamber’in) de onu almak istediği mü’min kadınları, (diğer) mü’minler hariç, sana özel olarak (helâl kıldık). Onlara (diğer mü’minlere) zevceleri ve ellerinin (altında) malik oldukları (cariyeleri) konusunda neyi farz kıldık, Biz biliriz. (Bu), senin üzerine bir zorluk olmaması içindir. Ve Allah, Gafûr’dur (mağfiret eden), Rahîm’dir (Rahîm esmasıyla tecelli eden).
تُرْجِي مَن تَشَاء مِنْهُنَّ وَتُؤْوِي إِلَيْكَ مَن تَشَاء وَمَنِ ابْتَغَيْتَ مِمَّنْ عَزَلْتَ فَلَا جُنَاحَ عَلَيْكَ ذَلِكَ أَدْنَى أَن تَقَرَّ أَعْيُنُهُنَّ وَلَا يَحْزَنَّ وَيَرْضَيْنَ بِمَا آتَيْتَهُنَّ كُلُّهُنَّ وَاللَّهُ يَعْلَمُ مَا فِي قُلُوبِكُمْ وَكَانَ اللَّهُ عَلِيمًا حَلِيمًا ﴿٥١﴾
51.Turcî men teşâu minhunne ve tu’vî ileyke men teşâu, ve menibtegayte mimmen azelte fe lâ cunâha aleyke, zâlike ednâ en tekarra a’yunuhunne ve lâ yahzenne ve yardayne bimâ âteytehunne kulluhunne, vallâhu ya’lemu mâ fî kulûbikum ve kânallâhu alîmen halîmâ(halîmen).
Onlardan dilediğini ertelersin, dilediğini yanına alırsın. Ve azlettiklerinden (bıraktıklarından) istediğini (tekrar) yanına almanda bundan sonra sana günah yoktur. Bu, onların gözlerinin aydın olması (sevinmeleri), onların hüzünlenmemesi ve bu onların hepsinin senin verdiğin şeylerden razı olmaları için en uygundur. Ve Allah, kalplerinizde olanları bilir. Allah, Alîm’dir (en iyi bilen), Halîm’dir.
50