Edize.Com Kuran Ahzâb Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
5

Ahzâb sûresi 5. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

مَّا جَعَلَ اللَّهُ لِرَجُلٍ مِّن قَلْبَيْنِ فِي جَوْفِهِ وَمَا جَعَلَ أَزْوَاجَكُمُ اللَّائِي تُظَاهِرُونَ مِنْهُنَّ أُمَّهَاتِكُمْ وَمَا جَعَلَ أَدْعِيَاءكُمْ أَبْنَاءكُمْ ذَلِكُمْ قَوْلُكُم بِأَفْوَاهِكُمْ وَاللَّهُ يَقُولُ الْحَقَّ وَهُوَ يَهْدِي السَّبِيلَ ﴿٤﴾
4.Mâ cealallâhu li raculin min kalbeyni fî cevfihî, ve mâ ceale ezvâcekumullâî tuzâhırûne min hunne ummehâtikum, ve mâ ceale ed’ıyâekum ebnâekum, zâlikum kavlukum bi efvâhikum, vallâhu yekûlul hakka ve huve yehdîs sebîl(sebîle).
Allah bir adama göğsünde iki kalp kılmadı (yaratmadı). Zihar yaptığınız (sen bana benim annemin sırtı gibisin diyerek boşamak istediğiniz) zevcelerinizi sizin anneleriniz kılmadı. Ve evlâtlıklarınızı, sizin oğullarınız kılmadı. İşte bunlar sizin ağızlarınızdaki sözlerdir. Ve Allah hakkı söyler. Ve O, (Kendine ulaştıran) yola hidayet eder.
ادْعُوهُمْ لِآبَائِهِمْ هُوَ أَقْسَطُ عِندَ اللَّهِ فَإِن لَّمْ تَعْلَمُوا آبَاءهُمْ فَإِخْوَانُكُمْ فِي الدِّينِ وَمَوَالِيكُمْ وَلَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ فِيمَا أَخْطَأْتُم بِهِ وَلَكِن مَّا تَعَمَّدَتْ قُلُوبُكُمْ وَكَانَ اللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا ﴿٥﴾
5.Ud’ûhum li âbâihim huve aksatu indallâh(indallâhi), fe in lem ta’lemû âbâehum fe ıhvânukum fîd dîni ve mevâlîkum, ve leyse aleykum cunâhun fîmâ ahta’tum bihî ve lâkin mâ taammedet kulûbukum, ve kânallâhu gafûran rahîmâ(rahîmen).
Onları (evlâtlıklarınızı) babalarının namı ile çağırın. Bu, Allah’ın katında daha adaletlidir. Eğer onların babalarını bilmiyorsanız, o zaman onlar, dînde sizin kardeşleriniz ve dostlarınızdır. Ve hata ettiğiniz şeylerden dolayı sizin için günah yoktur. Fakat kalplerinizin taammüden (kasten) yaptırdığı şeylerden (günah vardır). Ve Allah Gafur’dur (günahları sevaba çeviren), Rahîm’dir (Rahîm esmasıyla tecelli eden).
النَّبِيُّ أَوْلَى بِالْمُؤْمِنِينَ مِنْ أَنفُسِهِمْ وَأَزْوَاجُهُ أُمَّهَاتُهُمْ وَأُوْلُو الْأَرْحَامِ بَعْضُهُمْ أَوْلَى بِبَعْضٍ فِي كِتَابِ اللَّهِ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُهَاجِرِينَ إِلَّا أَن تَفْعَلُوا إِلَى أَوْلِيَائِكُم مَّعْرُوفًا كَانَ ذَلِكَ فِي الْكِتَابِ مَسْطُورًا ﴿٦﴾
6.En nebiyyu evlâ bil mu’minîne min enfusihim ve ezvâcuhu ummehâtuhum, ve ulûl erhâmi ba’duhum evlâ bi ba’dın fî kitâbillâhi minel mu’minîne vel muhâcirîne illâ en tef’alû ilâ evliyâikum ma’rûfâ(ma’rûfen), kâne zâlike fîl kitâbi mestûrâ(mestûran).
Nebî (Peygamber), mü’minler için kendi nefslerinden daha evlâdır (yakındır). Ve O’nun (Nebî’nin) zevceleri, onların anneleridir. Ve rahim sahipleri (akrabalar), onlar birbirlerine, Allah’ın Kitab’ında, mü’minlere ve muhacirlere yakın olduklarından daha yakındır. Ancak dostlarınıza iyilik yapmanız hariç. İşte bunlar, Kitab’ta satır satır yazılıdır.
5