وَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَنُبَوِّئَنَّهُم مِّنَ الْجَنَّةِ غُرَفًا تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا نِعْمَ أَجْرُ الْعَامِلِينَ ﴿٥٨﴾
58.Vellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti le nubevviennehum minel cenneti gurafan tecrîmin tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ, ni’me ecrul âmilîn(âmilîne).
Ve onlar ki âmenû oldular (Allah’a ulaşmayı dilediler) ve salih amel (nefs tezkiyesi) işlediler. Onları mutlaka, altından nehirler akan cennette köşklere yerleştireceğiz. Orada ebediyyen kalıcıdırlar. Salih (nefsi ıslâh edici) amel işleyenlerin ecri (mükâfatı) ne güzel!
الَّذِينَ صَبَرُوا وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ ﴿٥٩﴾
59.Ellezîne saberû ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).
Onlar, sabrın sahipleri ve Rab’lerine tevekkül edenlerdir.
وَكَأَيِّن مِن دَابَّةٍ لَا تَحْمِلُ رِزْقَهَا اللَّهُ يَرْزُقُهَا وَإِيَّاكُمْ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ ﴿٦٠﴾
60.Ve keeyyin min dâbbetin lâ tahmilu rızkahâ allâhu yerzukuhâ ve iyyâkum ve huves semîul alîm(alîmu).
Ve hayvanlardan niceleri vardır ki kendi rızkını taşımaz. Allah, onları rızıklandırır ve sizi de. Ve O; en iyi işitendir, en iyi bilendir.