فَنَجَّيْنَاهُ وَأَهْلَهُ أَجْمَعِينَ ﴿١٧٠﴾
170.Fe necceynâhu ve ehlehû ecmaîn(ecmaîne).
Bunun üzerine Biz de onu ve ehlini (ailesini ve ona tâbî olanları), hepsini kurtardık.
إِلَّا عَجُوزًا فِي الْغَابِرِينَ ﴿١٧١﴾
171.İllâ acûzen fîl gâbirîn(gâbirîne).
Geride kalanların içinde bir ihtiyar kadın (Lut (A.S)’ın hanımı) hariç.
ثُمَّ دَمَّرْنَا الْآخَرِينَ ﴿١٧٢﴾
172.Summe demmernâl âharîn(âharîne).
Sonra diğerlerini dumura uğrattık (nesillerini sona erdirdik).