Edize.Com Kuran Enbiyâ Sûresi
İletişim Sitemap
SÛRELER
AYETLER
95

Enbiyâ sûresi 95. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

فَمَن يَعْمَلْ مِنَ الصَّالِحَاتِ وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَلَا كُفْرَانَ لِسَعْيِهِ وَإِنَّا لَهُ كَاتِبُونَ ﴿٩٤﴾
94.Fe men ya’mel mines sâlihâti ve huve mu’minun fe lâ kufrâne li sa’yihî, ve innâ lehu kâtibûn(kâtibûne).
O halde kim mü’min olarak salihat (nefs tezkiyesi) yaparsa, bundan sonra onun gayretleri (kazandığı dereceler) örtülmez (eksilmez, yok olmaz). Ve muhakkak ki Biz, onu yazanlarız.
وَحَرَامٌ عَلَى قَرْيَةٍ أَهْلَكْنَاهَا أَنَّهُمْ لَا يَرْجِعُونَ ﴿٩٥﴾
95.Ve harâmun alâ karyetin ehleknâhâ ennehum lâ yerciûn(yerciûne).
Ve helâk ettiğimiz bir kasaba halkının, oraya dönmesi (yeniden hayata getirilmesi) haramdır (imkânsızdır).
حَتَّى إِذَا فُتِحَتْ يَأْجُوجُ وَمَأْجُوجُ وَهُم مِّن كُلِّ حَدَبٍ يَنسِلُونَ ﴿٩٦﴾
96.Hattâ izâ futihat ye’cûcu ve me’cûcu ve hum min kulli hadebin yensilûn(yensilûne).
Nihayet yecüc ve mecüc, (sedleri) açıldığı zaman tepelerin hepsinden saldırırlar.
95