وَمَنْ يَأْتِهِ مُؤْمِنًا قَدْ عَمِلَ الصَّالِحَاتِ فَأُوْلَئِكَ لَهُمُ الدَّرَجَاتُ الْعُلَى ﴿٧٥﴾
75.Ve men ye’tihî mu’minen kad amiles sâlihâti fe ulâike lehumud deracâtul ulâ.
Ve kim salih ameller (nefs tezkiyesi) yapmışsa ve O’na (Allah’a) mü’min olarak gelirse o zaman işte onlar, onlar için yüksek dereceler vardır.
جَنَّاتُ عَدْنٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا وَذَلِكَ جَزَاء مَن تَزَكَّى ﴿٧٦﴾
76.Cennâtu adnin tecrî min tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ ve zâlike cezâu men tezekkâ.
İçinde ebedî kalacakları, altından nehirler akan adn cennetleri vardır. Ve işte bu, tezkiye olanların (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yapanların) mükâfatıdır.
وَلَقَدْ أَوْحَيْنَا إِلَى مُوسَى أَنْ أَسْرِ بِعِبَادِي فَاضْرِبْ لَهُمْ طَرِيقًا فِي الْبَحْرِ يَبَسًا لَّا تَخَافُ دَرَكًا وَلَا تَخْشَى ﴿٧٧﴾
77.Ve lekad evhaynâ ilâ mûsâ en esri bi ibâdî fadrib lehum tarîkan fîl bahri yebesâ(yebesen), lâ tehâfu deraken ve lâ tahşâ.
Ve andolsun ki Biz, Musa (A.S)’a vahyettik ki: “Kullarımla gece (yola) çıkıp yürü! Sonra da (asanla) vurarak onlar için kuru bir yol aç! (Firavunun size) yetişmesinden korkma ve (suda boğulmaktan da) endişe etme!”