إِلاَّ امْرَأَتَهُ قَدَّرْنَا إِنَّهَا لَمِنَ الْغَابِرِينَ ﴿٦٠﴾
60.İllâmraetehu kaddernâ innehâ le minel gâbirîn(gâbirîne).
Onun hanımı (kadını) hariç. Çünkü onun mutlaka geride kalanlardan (helâk olacaklardan) olmasını takdir ettik.
فَلَمَّا جَاء آلَ لُوطٍ الْمُرْسَلُونَ ﴿٦١﴾
61.Fe lemmâ câe âle lûtınil murselûn(murselûne).
Böylece, gönderilmiş olan resûller (elçiler), Lut’un ailesine geldiği zaman...
قَالَ إِنَّكُمْ قَوْمٌ مُّنكَرُونَ ﴿٦٢﴾
62.Kâle innekum kavmun munkerûn(munkerûne).
(Lut (a.s) şöyle) dedi: “Muhakkak ki; siz tanınmayan bir kavimsiniz (yabancı bir topluluksunuz).”